Doğa Yürüyüşü Nedir ? Doğa Yürüyüşü Nasıl Yapılır ? Doğa Sporunda Kullanılan Malzemeler Nelerdir ? Doğa Sporunun Kuralları nelerdir ?
Doğa sporu rotaları ve yürüyüş parkurları hakkında merak ettiğiniz soruların çok daha fazlası için yazımızı okumaya devam edin
Türkiye’ nin Yürüyüş Rotaları – Yürüyüş parkurları
Sakarya Soğucak Yaylası; Sakarya Sapanca yaylası sınırları içerisinde yer alan yayla Sapancaya 12 km uzaklıkta bulunmaktadır. Sapanca ormanları arasına saklanmış cenneti andıran yayla özellikle yaz aylarında şarıl şarıl akan dereleri ile ilgi çekmektedir. İsterseniz aracınızla yaylaya kadar çıktıktan sonra burada doğa yürüyüşü de yapabilirsiniz. Soğucak yaylasında bir çok yürüyüş rotası bulunmaktadır. Her rotada farklı güzellikler sunan yaylada kamp yapmadan, kamp ateşi yakmayı unutmayın. Orman içerinde kaybolmak kolay olacağından yanınıza bölgeyi bilen biri veya GPS almanızda fayda var.
Sakarya Pamukova İnönü Yaylası; İnönü yaylası Sakarya’nın Pamukova ilçesi sınırlarında yer almaktadır. Doğa tutkunları yaylaya ulaşmak için genellikle Yuvacık-Yuvacık barajı yolunu kullanmaktadırlar. Yol gayet düzgün olup yaklaşık 40 dakika sonra yaylaya ulaşıyorsunuz. İlkbahar mevsiminde İnönü yaylasına çıkacak olanlar ısı farkından dolayı oluşacak yoğun sis tabakasına dikkat etmeleri gerekmektedir. Bu yayladaki tek yürüyüş rotası ise Tepecik köyünde biten rotadır. Samanlık dağının parkurlarından bir tanesi olan Serindere’nin bir kolu da İnönü yaylasından başlayarak aşağıda Serindere yürüyüş parkuruna karışmaktadır. Sonbaharda doğada oluşan pastel renklerin güzelliği doğa fotografçılarında dikkatini çekmektedir. Kış aylarında yolu kapanan İnönü yaylası karlar üzerinde yürüyüş yapmak isteyenleri de ağırlamakta.
Kocaeli Serindere; Kocaeli sınırlarındaki Serindere parkuru yaz aylarında en çok tercih edilen yürüyüş parkurlarındandır. Bu rotada kimi zaman orman içinde yürüyüş yapar kimi zaman ise dereden geçersiniz. Serindere de bulunan 3 farklı yürüyüş parkuru bulunmaktadır. Birinci ve ikinci parkurlar Serindere köyünde bulunan alabalık tesislerin olduğu bölgede başlamaktadır. Solda bulunan dere birinci, sağda bulunan dere ise ikinci parkurun başlangıç noktasıdır. En çok tercih edilen parkur ise ikinci parkurdur. Bu parkurda en ıslak rotadır. Suyun içinde yürüyüş yapmakla kalmaz bol bol yüzme molasıda verebilirsiniz. Rotanın devamında İnönü yaylasına gitmek isteyenler kanyon yürüyüşü yapacaklarından yanına teknik malzeme almaları gerekmektedir. Üçüncü parkur herkesin rahatlıkla yürüyüş yapabileceği rotalardandır.
İzmit Menekşe yaylası; İzmit ilinin Nusretiye köyünün sınırlarında yer alan parkur yürüyüşe başlar başlamaz gözünüzü korkutmasın. Köyde bulunan tesisi geçer geçmez başlayan yürüyüşün ilk etapı dik yamaç olduğundan birçok kişi yürümeye başlar başlamaz vazgeçmek istemektedir. Birinci etapı bitirdikten sonra karşınıza çıkacak orman yolundan sağa doğru döndükten sonra orman içerisinde yürümeye başlayacaksınız. Rotasınızı başka orman yolunun kestiği yerden aşağıya doğru inen yolu takip ederseniz sizi tertemiz bir dere ve geniş düz arazi sizleri karşılayacaktır. Buradaki moladan yarım saat sonra Menekşe yaylasına varabilirsiniz.
Bolu Yedigöller; Bolu sınırları içinde yer alan Yedigöller’e özellikle sonbahar aylarında ayak bastığınız anda doğanın rengine hayran kalacaksınız. İsterseniz birinci parkuru tercih ederek göllerin etrafını dolaşabilirsiniz. Bu rotada yürüyüşünüz esnasında rüzgar yok ise ağaçların göle yansımasını görebilirsiniz. İkinci rota ise Bolu çıkış kapısı tarafındaki beş km lik rotadır. Yokuş yukarı çıkacağınızdan biraz yorucu olsa da manzaranın güzelliği yorgunluğunuzu unutturacaktır. Yolunuzun üzerindeki yön levhasını takip ederseniz Anıt çam ağacının altında dinlenmek için mola verebilirsiniz. Yedigöllerin yamaçlarında yapacağınız yürüyüş esnasında sadece doğanın güzelliğini değil önünüze çıkacak geyikleri de görme şansına sahipsiniz. Tabii ki de yanınıza fotoğraf makinanızı almayı unutmayın.
Kızılcahamam Soğuksu Milli Parkı; Soğuk su milli parkı Kızılcahamam’ın kuzeybatısında yer almakta. 1959 yılında milli park ilan edilen bölge bünyesinde anıt ağaçlar, koruma altında olan hayvanlar, kuşlar ve bitkiler bulunmaktadır. Soğuk su milli parkında 16 km uzunluğunda yürüyüş parkuru bulunmaktadır. Yürüyüşünüzü akbaba gözlemi ve fosilleşmiş ağaç cazip hale getirebilir. Burada yürüyüş planı yapmadan önce milli parklardan izin almanız gerekmektedir.
Ankara Nallıhan; Ankara Nallıhan ilçesi sınırlarında yer alan erozyon bölgesi Kız tepe ve etekleri farklı yürüyüş rotası içermektedir. Çayırhan-Nallıhan bölgesinde bulunan Davutoğlan köprüsü civarından başlayan yürüyüşünüze Kıztepe eteklerinde devam edebilirsiniz. Bu bölgede orman içerinde ve dere kenarında yürüyüş yapmayacağınız için yanınıza su almayı unutmayın. Farklı yeryüzü şekilleri göreceğiniz bu yürüyüşünüz esnasına yağmur yağarsa kısa sürede geri dönmenizi tavsiye ederiz çünkü zemin hızla balçık olacağından sizi oldukça fazla yoracaktır. İstanbul istikametinden gelecekler Bolu-Aladağ-Seben- Beypazarı yolunu, Ankara istikametinden gelecekler ise Beypazarı-Çayırhan güzergahını kullanabilirler.
Sinop Efelek; Sinop’un Efelek ilçesi sınırlarında yer alan doğa harikası yürüyüş rotasında birçok irili ufaklı şelale sizleri bekliyor olacak. Ormanın içerindeki gölet ve ilk şelaleden sonra başlayan rota sonrası ağaçların altındaki yaprakların sunduğu güzellikler sizi kısa süreliğine de başka dünyaya götürmeye yetecektir. Yürüyüşünüz de karşınıza çıkan Değirmen kafe işaretini devam edersiniz ağaçlar altında dinlenirken doğanı güzellikleri eşliğinde çayınızı yudumlayabilirsiniz. Parkur zaman zaman kayalık olduğundan oldukça dikkatli olmanız ve bölgeyi bilen rehber eşliğinde yürümenizde fayda var. Böylelikle vadinin sonuna kadar yürüme şansına da sahip olabilirsiniz.
Sinop Sorkun Şelalesi; Doğanın gizli kalmış Sorkun şelalesi Sinop ili sınırlarında yer almaktadır. Bu yürüyüş rotası da Sinop ta ki diğer vadiler gibi setlerden oluşmaktadır. Zor olmayan yürüyüşünüzde zaman kayalardan atlayarak zaman ise suya girerek yolunuza devam edersiniz. Bir süre yolunuza devam ettikten sonra şarıl şarıl akan şelale yolunuza çıkacak.
Karabük Yenice Ormanları; Karabük Yenice ilçesi sınırlarında yer alan yenice ormanları bir çok yürüyüş parkurlarını bünyesinde bulundurmaktadır. Bölge aynı zamanda endemik bitki çeşitliliği ile de dikkatleri çekmektedir. Yenice ormanları içerisindeki Çit dere ve Kavaklı bölgelerini içine alan bölge ekosistem nedeniyle koruma altına alınmıştır. Orman içerisinde çadır kamp yapabilirsiniz. Yürüyüşünüz de ormanın zirvesine çıkarken eğer şansınız varsa geyikleri ve ceylanları görebilirsiniz.
Karapınar Kumulları; Türkiye de çöl yürüyüşü yapmak isterseniz rotanızı Karacadağ’ın Karapınar eteklerine doğru çevirin. Ereğli yolu üzerinde ki şehitliği geçer geçmez sola dönen toprak yoldan ulaşabilirsiniz. Çöl ortamındaki yürüyüşünüze başlamadan önce yanınıza bol su almanızda fayda var. Zaten yavaş ilerleyeceğiniz rotada sık sık dinlenme ve su molası verme gereksinimi vereceksiniz. İncecik kumların rüzgarla oluşturduğu görsel güzellikler eşliğinde yürüyüşünüze devam edebilirsiniz.
Konya Celil Boğazı; Konya ilinin Cihanbeyli ilçesinin Kuşça kasabasında yer alan Celil boğazı doğa yürüyüşçülerini doğal anıt ve güzellikleriyle karşılamaktadır. Buradaki yürüyüşünüze Celil boğazındaki piknik alanından başlayabilirsiniz. Yukarı doğru devam eden yürüyüşünüzde akşamüzeri bölgenin jeolojik güzelliklerini de görebilirsiniz. Boğazda bulunan peribacaları geçmişte dinamitle patlatılarak ev ve duvar yapımında kullanmış olup daha sonra belediye başkanın çabalarıyla koruma altına alınmıştır. Vadide sadece anakız denilen yerde su bulunmaktadır. Rivayete göre ana kız birbiriyle buluşacakken bir anda taş olmuş ve gözünde yaşların pınar olup akması olarak söylenmektedir. Toprak kaplı zeminde yürürken karlar üzerinde yürüyor hissine kapılacağınızı şimdiden hatırlatırız.
Kapadokya Yürüyüş Parkurları; Dünya’nın önemli turizm bölgesi Kapadokya da Ak vadi, Ballı vadi, Güvercinlik vadisi, Aşk vadisi, Kızıl vadi bölgelerini kapsayan birden çok yürüyüş parkurları bulunmaktadır. Kapadokya yürüyüşlerinizde Hititlerin, Perslerin ve Phrygler uygarlıkların ve bölgenin oluşma aşamasını da yakından göreceksiniz. Birçok görsel güzellik karşınıza çıkacağından yanınıza fotoğraf makinası almanızı tavsiye ederiz. Sabahın erken saatlerinde balonla uçuş yaptıktan sonra bölgedeki seyahat acentaların düzenlediği yürüyüş turlarına katılabilirsiniz. Kapadokya da ki yürüyüş aktivitesinde dikkat etmeniz gereken en önemli husus zemin kayganlığıdır. Küçük taş parçalarına basarak kaymanız ciddi sakatlıklara sebep verebilir.
Niğde Aladağlar; Niğde ili sınırlarında yer alan Aladağlar zirve yürüyüşü ve kaya tırmanışı yapmak isteyenlerin tercih ettiği yürüyüş rotalarındandır. Bu parkuru yürümeden önce dağcılık ve kamp bilgisine sahip olmanız gerekmektedir. Zeminin çarşak (taş-kaya parçası) olması parkuru zorlaştırmaktadır. Zirveye doğru çıktıktan sonra Platoda bulunan yedi büyük göl olmasından dolayı buraya yedi göller adı verilmiştir. Ürkütücü görüntüsü ile sizi karşılayan Dibek taşın hemen dibinde kamp kurarak dinlenebilirsiniz. Buradaki kamptan sonra Hacer boğazına doğru yürüyerek önce Soğukpınar’a daha sonra iki üç saat yürüyüp Ulupınar köyüne varabilirsiniz. İsterseniz dünyaca ünlü Kapızbaşı Şelalerisine de yürüyebilirsiniz. Buradaki şelalelerden akan sular Zamantı çayının kollarını da beslemektedir.
Malatya Yeşilyurt Karlık Dağı; Ortaköy’ün Yeşilyurt sınırlarında bulunan vadide bir çok yürüyüş rotası bulunmaktadır. En çok tercih edilen rota ise Karlık dağı rotasıdır. Ortaköy’den sonraki kayalıkların yamacından başlayan yürüyüşünüzün de isteseniz oldukça derin olan bu vadiyi ziyaret edebilirsiniz. Madencilik ve demir faaliyetlerinle beraber insan yaşamına ait izlerde görebilirsiniz. Tekrar yola çıktıktan sonra patika dikleşecek ve dere derinleşecektir. Diğer rota ise patikanın dere ile birleşerek sola geçtiği yerdeki çeşmeden sonra iki zirve arasında bulunan patikaya ulaşmak yaklaşık yarım saatinizi alacaktır. Daha sonra önünüze çıkan düzlükten manzaranın muhteşem görüntüsünü izlerken yorgunluğunuzu unutacaksınız. Hala yorulmamışsanız patikayı takip ederek 2583 metrelik zirveye vardıktan sonra Keban, Karakaya, Çat ve Nemrut dağının manzaralarını da görebilirsiniz.
Adıyaman Nemrut Dağı Yürüyüşü; Nemrut Dağına kuzey bölgesinden yürümek için Malatya’ya bağlı Pötürgenin Tepehan bölgesinden Yandere köyüne gitmek gerekiyor. Karasu tesislerinin olduğu bölge yaz-kış doğa severlerine güzelliklerini sunmakta. Bir diğer etap olan Büyüköz köyünden başlayan parkur ise biraz zorlayacaktır. İlk başta dik patikadan başlayan yürüyüş daha sonraları yumuşamaya başlamaktadır. Yürüyüş esnasında karşınıza çıkan sarı alıçların doğal lezzeti harika. Parkur boyunca manzaranın güzelliği ve Nemrut dağının görüntüsü size eşlik edecektir. Yaklaşık 45 dakika süren parkur sonunda ise Nemrut dağına varılıyor.
Ayvalı Kanyonu; Ayvalı kanyonu isteyenlere tavsiyemiz sonbahar ve yaz aylarında yürümeleri. Ortalama uzunluğu 18 km olan kanyonda neredeyse suyun içerisinde yürüyüş yapılıyor. Şeref mahallesinden başlayan parkur sizi yavaş yavaş aşağıya doğru götürüyor. Parkur boyunca küçük göletlerde balıkları ve yılanları görebilirsiniz. Bir süre sonra yürüdüğünüz parkurun kanyona dönüştüğünü göreceksiniz. Yolunuzun üzerinde ki üzümlerden yiyerek enerji toplamak serbest. Gökgöl bölgesinden sonra kanyon aniden derinleşmekte. Buradaki karaktristik yapısından dolayı Romalıların burayı hamam olarak kullanmasına neden olmuş. Aynı zamanda Roma yazıtı ve Roma dönemine ait eserlerde karşına çıkacak.
Rize Çamlıhemşin Kaçkar Buzulları; Kaçkar dağları Türkiye’nin en önemli buzullarını bünyesinde bulundurmaktadır. Havada sis veya yağmurun olmadığı zamanlarda ise buzulların yer aldığı Öküz çayırına yürümek ortalama dört saati bulmaktadır. İsteyenler yaylada bulunan pansiyonda konaklama yaparak diğer yürüyüş parkurlarını yürüyebilirler. İlk kez buzulda yürüyüş yapacakların kayıp düşmemek için daha dikkatli olmaları gerekmektedir.
Rize Çamlıhemşin Pokut Yaylası; Zor olduğu kadar harika doğayı barındıran parkurdur. İlk rota Yukarı Kavran- Sasmital arasıdır. Burada en dikkat edilecek husus patikanın kaybedilmemesidir. 3000 bin metre yükseklikte kurulmuş olan yaylada ilk dikkatinizi çekecek granit taşlarla yapılmış evlerdir. Sasmital yaylasından Ayder yaylasına geçiş olmasına rağmen parkurun dik ve sık ormanlarının içerisinden geçiyor olmasından dolayı pek tercih edilmemektedir.
Rize Çamlıhemşin Pokut ve Samistral Yaylası; Kaçkar dağlarının en güzel yerlerinden olan yayla, etrafında yürüyüşçülere birbirinden güzel manzaralar sunmaktadır. Fakat yolların açılmasıyla doğada kirlilikte göze çarpmaktadır. Yürüyüş yaparken Pokut yaylasında ki ahşap evler de ve Samistal yaylasında ise taş evler de kalmak isteyeceksiniz.
Erzurum İspir Yedi göl köyü; Yedi göl köyünden araçla geçtikten sonra iki derenin birleştiği noktadan sonra Çaşurluk dere istikametine doğru yürümeye başlayabilirsiniz. Hacıdamı istikametine doğru yürürseniz mesafe kısa olmasına rağmen dik olduğundan yorucudur. Yürüdükçe yüksek zirvelerin arasında kaldığınızı hissedeceksiniz. Yürüyüş boyunca yüksek sivri kayalar sizi yalnız bırakmayacaktır. Daha sonra sizi iki adet göl karşılayacaktır. Arkasında yedi göl yer aldığından Yedigöller adı verilmiştir. Ortasında ada bulunan göle ise Göbekli göl adı verilmiştir.
Artvin Yusufeli Deniz gölü; Kaçkar dağlarının en popüler bölgelerinden olmasından dolayı doğa sporları tutkunları tarafından oldukça rağbet görmektedir. İsteyenler Olgunlar mahallesinde bulunan ahşaptan yapılmış pansiyonda konaklayabilirsiniz. Parkur Hastaf yaylasından itibaren ağır ağır dikleşmektedir. Hastaf yaylası- Dilberdüzü ortalama üç saat gibi bi zamanda yüründükten sonra Kaçkar dağının en yüksek ve derin gölü konumunda bulunan deniz gölüne ulaşabilirsiniz. Manzarası ile insanları büyüleyen göl hafta sonları günübirlik yürüyüşçüleri de ağırlamaktadır. Olgunlar- Hastaf yaylası en kolay rotalardan sayılabilir. Hastaf yaylası etabı sizi yavaş yavaş 2.900 metrelik Dilberdüzüne ulaştırır. Dilberdüzü yaylasından sonra yorgunluğunuzu dünyanın en güzel göl manzarasında atabilirisiniz. Göl 3.376 mt. Yükseklikte ve derinliği ise 60 metrededir.
Artvin Borçka Beyaz Su- Yıldız göl; Kaçkar dağlarına sırtını dayamış Beyaz su yaylasına günübirlik yürüyüşlerde yapabilirsiniz. Borçka- Beyaz su yaylası arası ortalama 50-55 km uzaklıkta.İsmini yaylasının girişindeki sudan Beyaz su yaylasında kamp alanı ve Tema vakfı tarafından yapılan pansiyonda bulunmaktadır. Yönünüzü Karçal dağlarına döndükten sonra solunuzda kalan Yıldızlı göl rotasına doğru yürürsünüz. Yukarı doğru giden patikayı takip ederseniz bozuk zeminden aşağıya ulaşmak zorunda kalabilirisiniz. Her yıl hava şartlarından patikalar değişiklik gösterse de kısa süre sora sizi çiçek tarlaları karşılayacaktır. Karçal dağının zirvesinde üç adet göl bulunmaktadır. Göl adını da geceleri göle vuran yıldızlardan almıştır. Buradan sonra yamactan indikten sonra düzlüğe inerseniz Beyaz Su yaylasına varırsınız.
Erzurum Narman Kanyonu; ilk kez 2002 yılında Atlas dergisi vasıtasıyla tanınan Narman Kanyonu gün boyu size doğanın tüm güzelliklerini sunacaktır. Hızla bilinirliği artan kanyonun onuncu kilometresinden sonra peribacalarının geniş bir alanı kapladığını göreceksiniz. Afyon Frig vadisindeki ve Kapadokya’ da ki gibi volkanik olmayan sedimanter oluşumlar dan dolayı toprak renginin farklılığını göreceksiniz. Muhteşem manzaraya sahip rotalarda zeminin kayma riskini de dikkat etmelisiniz.
Bitlis Süphan Dağı; Yüksekliği 4054 metre olan Süphan dağı ülkemiz de üçüncü yüksek dağ ve ikinci volkanik dağdır. Bu kadar yüksek olmasına rağmen zorlanmandan ilk krater gölüne rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Konaklama yapmayı planlarsanız Ahlat sizin için daha uygun olacaktır. Kaybolma riskinin neredeyse yok olduğu parkurda ayaklarınız dağın püskürtmüş olduğu tüflere gömülerek keyifli yürüyüş yapabilirsiniz. Yüksekten Van gölünü izleyerek dinlenme molası verebilirsiniz. İlk krater gölü 3.700 metrede, ikinci krater ise 4.054 metre de yani dağın zirvesindedir.
Adana Kozan Anavarza; Adana da doğa yürüyüşü yapmak isteyenlerin ilk tercihleri arasında yer alan Anavarza antik kentidir. Bu rota da yürüyüş ve tarihi geziyi de aynı yapmış olursunuz. Yolunuz üzerindeki Müze Ev’in bekçisinden tarihini dinlerken bahçesinde sergilenen arkeolojik kalıntıları da görebilirsiniz. Kilikya kenti olan Anavarza’nın kale ve kayalıklarına ulaşmak için merdivenleri ağır ağır çıkın. Aşağıda tarihi kalıntılarını ve kalenin surlarına oturarak Çukurova manzarasını doya doya izleyebilirisiniz.
Antalya Uçan Parkurları; Antalya ve çevresi yürüyüş yapmak isteyenlere oldukça fazla imkan sunmaktadır. Bunlardan uçan 1 ve Uçan 2 de şelaleler etrafında yer alan parkurdur.Serik ilçesine bağlı Kozan ve Akçapınar köylerinin arasında yer alan parkuru yürürken aynı zamanda Pednelissos antik kentini de ziyaret edebilir, restaurantta yemek yiyebilir hatta bungalovlarda konaklayabilirsiniz. Orman içerisinde ki parkurda sıcakta yürümek zor olsa da serinlemek için şelalenin olduğun her zaman hatırlayabilirsiniz. Uçan 1 şelalesi 85 metreden, Uçan 2 şelalesi ise 60 metre yükseklikten dökülmektedir. Uzun ve yorucu günün sonunda şelale manzaralı dinlemek her şeyden iyi gelecektir.
Muğla Milas Karia Patikası; Bir çok insan Muğla’nın Milas ilçesine bağlı Ören beldesini tatil bölgesi olarak bilmektedir. Oysa yılın 12 ay’ı sunduğu güzellikler ile doğa severleri ağırlamaktdır.Antik kent Keramos yerleşmiş Ören sırtını 640 metrelik Kocadağ’a dayamıştır. Yunancada seramik anlamına gelen Karemos, Karianın önemli ticaret merkezlerinden biriymiş. Yıllarca bir çok uygarlığa ev sahibi yapan topraklarda kemerden, hamama kadar birçok tarihi kalıntıyı görebilirsiniz. Yürüyüş rotası Kocadağ’ın eteklerinden başlayarak orman içerisinde yavaş yavaş Ören manzarasını izleyerek devam etmektedir.Biraz daha yürüdükten sonra patikanın taş döşeli yolundan ziksak yaparak Kocadağ’ın yamacını aşabilirsiniz.
Muğla Bafa Gölü Rotası; Aydın ve Muğla ilinin sınırlarında yer alan Bafa Gölünde sadece yürüyüş yaparken aynı zamanda tarihe de yolculuk yaparsınız. Beşparmak dağlanın yanı başında yer alan Bafa gölü ilkbahar ve kış aylarında il dışından gelen yürüyüşçülerde ev sahipliği yapmaktadır. Önceleri körfez olan fakat Menderes nehrinin önünü kapatmasıyla göl halini alarak Bafa gölü oluşmuştur. Heraklia antik kenti kent üzerine kurulmuş parkurlarla isterseniz Bafa gölü çevresini isterseniz eski köylere yürüyebilirsiniz. Çörlen Kalesine taş döşeli patikadan ulaşabilirsiniz. Gölyaka köyünün kuzeyinde yer alan Yediler manastırına yapacağınız yürüyüş biraz yorucu olsa da manastır manzarasını izlerken günün yorgunluğunu atacaksınız.
Muğla Fethiye Likya Yolu; Fethiye Likya yolu parkuru için 1992 yılında çalışmalarına başlanmıştır.İngiliz-Türk amatör tarihçi Kate Clow‘un çok büyük katkıları ile 1999 yılında ortaya çıkarılmasında emek harcayarak işaretlenen yol, aynı zamanda 509 km lik uzunluğu ile Türkiye’nin en uzun yürüyüş rotası olarak yaz-kış binlerce doğa tutkunlarını çekmektedir. Fethiye Ovacık bölgesinden başlayan yürüyüş rotası boyunca birçok köy üzerinden geçeceksiniz. Konaklamak için ve erzak ihtiyacınızı karşılamak için köy evlerinden destek alabilirsiniz. Tercih edenler için kamp kurma imkanınız da olacak. Parkur boyunca Ölüdeniz manzarası, üzeriniz de uçan yamaç paraşütleri ve tarihi alanlar sizlere eşlik edecektir. Fethiye den başlayan yürüyüşünüz ile Antalya Olympos’a varabilirsiniz.
Uşak Taşyaran Vadisi; Uşak Taşyaran vadisi parkuru çok uzun parkur olmamasına rağmen özellikle doğa fotoğrafçıları tarafından tercih edilmemektedir. Sırf bu yüzden bile tercih edilebilir rotalardandır. Normal şartlarda ortalama yarım saatte vadiye inilebilirken, kışın buzun üzerinde yürüyerek daha uzun zamanda iniş yapabilirsiniz. 100 metre uzunlukta ve 50 metre derinlikteki vadide doğanın sert kayalara işlediği sanatı görebilirsiniz. Su ve çakıl adeta el ele vererek bu güzelliği ortaya çıkarmış. Bir süre yürüdükten sonra sizi geniş bir kanyon ve dere karşılayacaktır.
İzmir Karagöl Parkuru; İzmir Karagöl parkuru ise yoğunluktan ve stresten uzak hafta sonu geçirmek isteyenlerin soluklandığı 1076 mt yükseklikteki Yaman dağı eteklerindeki Karagöl. Çevresindeki kamp alanı ile dört mevsim harika manzaralar sunan Karagöl’ e Çanakkale yolu üzerinden Örnek köy istikametine girdikten sonra yaklaşık 30 dak. Sonra ulaşabilirsiniz. İsteyenler hafta sonunda tertemiz havada kahvaltı yapmak isteyenler için bulunan restauranttan hizmet alabilirler.
Çanakkale Gökçeada Parkuru; Gökçeada da bir çok yürüyüş parkuru bulunmaktadır. Bunlardan en çok tercih edilenleri ise Dereköy- Şeytan kalesi-Kaleköy-Mavikoy-Şahinkaya kanyonu-Marmaros Şelalesi. Tertemiz havası ve çam ağaçlarının mis gibi kokusu eşliğinde yürürken Sema direk adası manzarasında mola vererek dinlenebilirsiniz. Patika sizi hafif eğimli rotadan vadi tabanına indirerek debisi yüksek Marmaros deresine ulaştıracaktır.Kendinizi bir anda Amazon ormanlarında hissedebilirsiniz. Derenin içerisinden aşağıya doğru devam eden patikadan derenin denizle buluştuğu Marmaros plajında yüzebilirsiniz.
Çanakkale Kaz Dağları Parkuru; Kaz dağları parkurları Eğe bölgesinin sıcak ve bunaltıcı zamanından kaçamak yapmak isteyenler için biçilmiş kaftandır. Efsanesiyle ünlü Kaz dağlarının 1400 rakımında Edremit körfezini izleyebilirsiniz. Kaz dağlarının kendine özgü mikroklimatik özelliğini sizde yürüyüşünüz esnasında hissedeceksiniz. Bölgedeki endemik bitkilerinin yarısını bünyesinde barındırmaktadır. Bu yüzdendir ki Alplerden sonra Kaz dağları dünyanın en büyük oksijen deposu konumundadır. Rehbersiz yola çıkılmaması tavsiye edilen Kaz dağları parkuru zaman zaman dağların yamacından zaman zaman ise kanyon içerisinden devam etmektedir. En çok tercih edilen parkurlar ise Çamlıbel köyünden başlayan rota ve tam anlamıyla dağ yürüyüşü yapacağınız Tahtakuşlar-Tavşanoynağı-Sarıkız-Tepe parkuru en zorlu ve zevkli parkurlarından dır.
Bursa Uludağ Parkuru; Baharın gelişiyle dağlarında çiçekler açan Uludağ’a çıkarken İnkaya köyündeki 600 yıllık koca çınara uğrayın. Tertemiz havada içtiğiniz çayın lezzetini unutamayacaksınız. Çiçek açmış çayırlarda vakit geçirmek ve bol bol fotoğraf çekmek istiyorsanız Sarı alan bölgesine uğrayın. Uludağ’a çıkarken yukarıdan Kuzey çanağı yönünde görünen Kilimlli-Kara-Aynalı-Heybeli-Buzlu göllerinin bulunduğu manzarayı izleyerek bol bol fotoğraf çekebilirsiniz. Bahar aylarında karların erimemesinden dolayı bu göllere ulaşmak isterseniz4*4 arazi araçları ile ulaşabilirsiniz. Göllere ulaştıktan sonra burada kamp yapabilir, kısa kısa doğa yürüyüşleri yapabilirsiniz.
